17 Ekim 2013 Perşembe

Koşmalık Parça


Yine bir yerlere yolculuklar hayal edin. Engin denizden uzak ama sanki deniz kokuyor tuzlu tuzlu. Sevdiğiniz, seviştiğiniz, sevişmeyi umduğunuz kişi varmış mesela yanınızda. Yok muymuş? Olsun.

Çıkıyorsun çıkıyorsun bitmiyor yollar mesela. Ne kadar çıkarsan çık, bitmeyecekmiş gibi geliyor yorulduğun zamanlarda sanki. Düşün bunu. Ama sonunda yeşil cennet varmış mesela. Bir şeyler mırıldanıyorsunuz mıyır mıyır. Çok güzel geliyor size o ezgi.

Siktir et ya hayal etme bari. Odaklanamadın bir türlü.

Neyse. İtalyanca iyidir. Öğrenebiliyorsan öğren, ama İtalyanca dinlerken, dil bilmen gerekmediğini anlayacaksın. Çok güzeldir. Dinle olur mu?

Görüşeceğiz yeniden. Biraz yukarıya çıkacağım. Baya bir yukarı. Azıcık avlanır, azıcık okur, azıcık yazar, azıcık kaval çalar, azıcık alkol ile kendi felsefemi kafamda tamamen oturtmaya çalışırım.

Havalar soğudu, benim gideceğim yerde diz boyu kar var ama beni dert etme. Sen üstünü ört. Ben soba yakıp, ateşinde dağ kekiği ve ıhlamur kaynatacağım. Sobanın üst kapağındaki delikten tavana yansıyan ateşin yansımasında bir şeyler yazacağım.

Hadi müsaitsen koş. Yorulunca durursun.

Öptüm say.


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder